CEVAP
İslam ahlakına uymalı. Buna uymadan sağlanan iletişim, karşılıklı menfaate dayanır. Yani, hep almaya dayanır. Hâlbuki dinimiz alma değil, verme dinidir. Müslüman almak için değil, vermek için çırpınır. Menfaat [çıkar] üzerine yapılan iyilik yanlıştır, menfaat üzerine kurulan dostluk geçicidir, menfaat bitince dostluk da biter. Hatta menfaat olmazsa, dostluk hiç başlamaz. İslam ahlakı bilgileri ve İslam âlimlerinin tavsiyeleri, sitemizde geniş olarak vardır. Karşımızdakinin bizim gibi düşünmesini sağlamak için, İslam ahlakına uygun olarak, iletişim uzmanlarının bildirdikleri şu hususlara dikkat etmeli:
1- Söze iltifatla, dostça başlamalı.
2- Başkalarının görüşleri yanlış da olsa, yanlış dememeli.
3- Eğer yanılıyorsak, yanıldığımızı itiraf etmekten sakınmamalı.
4- Tartışmayı kazanmanın tek yolu, tartışmadan sakınmaktır.
5- Önce karşımızdakine, evet dedirtecek sorular yöneltmeli.
6- Konuşmanın çoğunu, karşımızdakinin yapmasına fırsat vermeli.
7- Kabul ettirmek istediğimiz düşüncenin, kendisine ait olduğunu sanmasını sağlamalı.
8- Her şeyi karşımızdakinin bakış açısından görmeli.
9- Karşımızdaki insanın düşüncelerine anlayış göstermeli.
Gücendirmemek ve kızdırmamak için de şunları yapmalı:
1- Överek ve dürüstçe takdir ederek söze başlamalı.
2- Onun yanlışlarını dolaylı yoldan anlatmalı.
3- Onu eleştirmeden önce, kendi yanlışlarımızdan söz etmeli, (Biz böyle yapıyorduk; ama yanlış olduğunun sonra farkına vardık) demeli.
4- Doğrudan emir verme yerine, soru yöneltmeli. Mesela, (Beni biraz dinle) yerine, (Bir şey söylesem beni dinler misiniz) demeli.
5- Hiç kimsenin ayıbını yüzüne vurmamalı.
6- Muhatabımızdaki en küçük gelişmeyi, samimiyetle takdir etmeli.
7- Herkese iyi sıfatlar vermeli, onlar bu sıfatlara yaraşır olmaya çalışabilirler.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder
Cevap istediğiniz sorularınız için dinimizislam2@gmail.com adresine mail gönderiniz. Teşekkürler.
DİNİMİZ ve İSLAM SİTESİ YÖNETİMİ